
Hukuk ve Danışmanlık

+90 (212) 352 74 89
Faaliyet Alanlarımız
Basında biz
Yaşanan deprem felaketinden sonra yasal süreç nasıl işleyecek?
Prof. Dr. Hasan Sınar – Ceza Hukuku Uzmanı. Bu filmi biz daha önce gördük.

İnstagram’a erişim engeli getirildi: Kriz büyür mü?
Hasan Sınar’dan flaş tepki!

Haber Alma Hakkını Kısıtlayamazsınız!
Hasan Sınar Saldırı Sonrası İnternet Kesintisini Yorumladı!

Eygi cinayeti için İsrail’e kimler dava açacak? Prof. Dr. Hasan Sınar yanıtladı.
İsrail neden ağız değiştirdi? Hukuki süreç nasıl işletilecek? Eygi cinayeti için İsrail’e kimler dava açacak? Eygi soruşturması nasıl yürütülecek? BM’nin bağımsız soruşturma kararı hayata geçecek mi?

Siz savcıları tehdit edecek cüreti kimden alıyorsunuz?

Hukukçu Hasan Sınar, Vurgun Paralarının Ne Olacağını Açıkladı
Hasan Sınar, fon vurgunun detaylarını anlattı. PARALARIN YERİ AÇIKLANDI!

Narin cinayet soruşturmasında ihmal mi var?
Ceza Hukukçusu Hasan Sınar’dan çarpıcı sözler!

Hasan Sınar’dan Ekrem İmamoğlu Davasının Hukuki Boyutu
Hasan Sınar, Ekrem İmamoğlu’nun dava kararını siyasi ve hukuki açıdan analiz etti.

Hasan Sınar Yanardağ’ın tutukluluğunu protesto etti!
Değil iddianame soruşturma bile açılmamalıydı…

Prof. Dr. Hasan Sınar, Kamu Vicdanının Tatmin Olmadığına Değindi
Hasan Sınar, Hrant Dink cinayetinin azmettiricilerinin üstüne gidilmediğini söyledi. Azmettiricileri hala aramızda!

Depremde Yıkılan Binalardan Kaynaklanan Sorumluluğun Ceza Hukuku Açısından Değerlendirilmesi
Av. Doç. Dr. Hasan Sınar ile gerçekleştireceğimiz “Depremde Yıkılan Binalardan Kaynaklanan Sorumluluğun Ceza Hukuku Açısından değerlendirilmesi”ne ilişkin programımız

Sosyal Medya ve Ceza Hukuku
MODERATÖR
Av. Volkan BAHADIR (TBB Eğitim Merkezi Yürütme Kurulu Üyesi)
EĞİTMEN
Prof. Dr. Hasan SINAR (Altınbaş Üniversitesi Hukuk Fakültesi)

S.S.S
Her Savunma Güçlü Olmalıdır!

Bir ceza soruşturmasının veya kovuşturmasının muhatabı olan şüpheli ya da sanığın kendisini herhangi bir avukat yardımı almaksızın savunması mümkün müdür?
Öncelikle hakkında bir ceza soruşturması ya da bir ceza kovuşturması bulunan kişinin kendisini herhangi bir müdafinin yardımı olmaksızın temsil etmesi, savunmasını bizatihi kendisinin yapması mümkündür. Kanun koyucu ancak sınırlı hallerde, kişinin ceza davasında bir müdafiden yararlanmasını zorunlu tutmuştur. Bu haller, Ceza Muhakemesi Kanunu’nun 150. maddesinde düzenlenen “zorunlu müdafi” kurumu ile bağlantılı olarak sayılmıştır. Buna göre; müdafi bulunmayan çocuk, kendisini savunamayacak derecede malul veya sağır ve dilsizler ile alt sınırı beş yıldan fazla hapis cezasını gerektiren suçlardan dolayı yapılan soruşturma ve kovuşturmaya tabi tutulan şüpheli/sanıklar istemleri aranmaksızın bir müdafi yardımından yararlanmak zorundadırlar. Kanun koyucu bu hallerde, avukat yardımı olmaksızın kişinin kendisini yeterince ve gereği gibi savunamayacağını öngörmüş, şüpheli veya sanık lehine özel bir düzenleme getirmiştir.
Bir ceza soruşturması ya da kovuşturmasında kişinin bir müdafiden yardım alması neden önemlidir?
Bir ceza davasında avukat yardımından yararlanmak, adil yargılanma hakkının korunması ve etkili bir savunma yapılabilmesi açısından büyük önem taşır. Ceza hukuku, teknik ve karmaşık bir alan olup, sürecin usulüne uygun şekilde yürütülmesi uzmanlık gerektirir.
- Hukuki Bilgi ve Deneyim: Ceza avukatları, mevzuatı ve emsal kararları detaylı şekilde inceleyerek en uygun savunma stratejisini belirler. Kanunlar ve yargılama usulleri hakkında yeterli bilgiye sahip olmayan bireyler, hak kaybına uğrama riskiyle karşı karşıya kalabilir.
- Savunma Stratejisinin Belirlenmesi: Bir ceza avukatı, müvekkilinin lehine olan delilleri toplar, tanıkları sorgular ve güçlü bir savunma stratejisi oluşturur. Ceza yargılamasında etkili bir savunma, davanın seyrini doğrudan etkileyebilir.
- Hakların Korunması: Şüpheli veya sanık konumundaki bireylerin anayasal hakları bulunmaktadır. Avukat, gözaltı sürecinden mahkeme aşamasına kadar bu hakların ihlal edilmesini önler ve hukuka aykırı işlemlere karşı gerekli itirazları yapar.
- Cezai Sonuçların Hafifletilmesi: Ceza davalarında, isnat edilen suçun niteliğine göre ağır yaptırımlar söz konusu olabilir. Deneyimli bir avukat, cezanın azaltılması, alternatif çözümler üretilmesi veya beraat sağlanması için gerekli hukuki desteği sunar.
- Usul Kurallarına Uygunluk: Ceza yargılamasında usul kurallarına riayet edilmemesi, hak kayıplarına ve yargılamanın aleyhe sonuçlanmasına yol açabilir. Avukat, sürecin hukuka uygun şekilde yürütülmesini sağlar.
Sonuç olarak, bir ceza davasında avukattan destek almak, hem adil yargılanma hakkının korunmasını sağlar hem de sürecin en iyi şekilde yönetilmesine katkıda bulunur. Bu nedenle, ceza davalarında profesyonel hukuki yardım almak büyük önem taşımaktadır.
Bir ceza soruşturmasında veya kovuşturmasında bizleri neden tercih etmelisiniz?
Ceza hukukunda başarılı bir savunma, derin akademik bilgi, yıllara dayanan deneyim ve stratejik bir yaklaşım gerektirir. 25 yıllık akademik birikimimiz ve hukuk alanındaki uzmanlığımız sayesinde, her dava için bilimsel temellere dayalı, titizlikle hazırlanmış savunma stratejileri geliştiriyoruz.
- Akademik Yetkinlik ve Teorik Bilgi: Hukukun yalnızca uygulama boyutuna değil, akademik derinliğine de hâkimiz. En güncel yargı kararlarını, mevzuat değişikliklerini ve doktrindeki gelişmeleri yakından takip ederek her davaya bilimsel bir perspektifle yaklaşıyoruz.
- Stratejik Savunma Yaklaşımı: Ceza yargılaması, yalnızca yasaları bilmekten ibaret değildir; davaya özel analizler yaparak etkili bir savunma planı oluşturmak gerekir. 25 yıllık deneyimimizle, her müvekkilimizin durumunu ayrıntılı bir şekilde değerlendiriyor ve en etkili hukuki çözümleri sunuyoruz.
- Güçlü Analitik ve Araştırma Yeteneği: Akademik geçmişimiz, hukuki olayları çok boyutlu analiz etme ve en güçlü hukuki argümanları oluşturma konusunda büyük bir avantaj sağlamaktadır. Her davayı detaylı inceleyerek en ince ayrıntısına kadar titizlikle çalışıyoruz.
- Etik ve Güvenilir Yaklaşım: Hukukun temel ilkelerine bağlı kalarak, müvekkillerimize dürüst, şeffaf ve profesyonel bir hizmet sunuyoruz. Akademik geçmişimiz, hukuki etik ve mesleki sorumluluk konusunda da en üst düzeyde bir hassasiyeti beraberinde getirmektedir.
- Adil Yargılanma Hakkınızın Güvencesi: Ceza davaları, bireylerin hak ve özgürlüklerini doğrudan etkileyen süreçlerdir. Uzmanlığımız ve akademik birikimimizle, adil yargılanma hakkınızı en güçlü şekilde savunuyoruz.
Sonuç olarak, biz sadece hukuki destek sunmuyoruz; bilgiye dayalı, stratejik ve titizlikle yürütülen bir savunma hizmeti sağlıyoruz. 25 yıllık akademik deneyimimiz ve hukuki uzmanlığımızla, davanızda en iyi sonucu almanız için yanınızdayız.
Ekibimiz
Kurucu/Avukat
Danışman
Güncel Makaleler

İş Kazasından Kaynaklanan Ölüm Nedeniyle Destekten Yoksun Kalma Tazminatı Davası
İş kazası, 5510 sayılı Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası Kanunu’nun 13. maddesinde; “a) Sigortalının işyerinde bulunduğu sırada, b) İşveren tarafından yürütülmekte olan iş nedeniyle

Felaketin sorumluları hesap verecek mi?
Marmara Depremi’nde ölümlerden sorumlu olanlar ceza aldı mı? Cezasızlık kültürünün sonucunu mu yaşıyoruz? Bu kez farklı olması için hangi tedbirler hızla alınmalı? Doç. Dr. Hasan

Hâkim ve Savcılar Kurulu kararnameleri ve coğrafi teminat
Pazar günü yayınlanan HSK’nın kararıyla pek çok hâkimin görev yeri değiştirildi. Bu kararlarda iktidarın etkisi uzun süredir tartışılıyor. Hukukçu Doç. Dr. Hasan Sınar, HSK’nın Türk hukuk

Cezasızlık kültürünü nasıl yenebiliriz?
En yıkıcı doğal afetlerden sonra dahi, ölenin öldüğü ile kaldığı, sorumluların hiçbirinin doğru dürüst hesap vermediği, kamu vicdanını derinden yaralayan, korkunç bir “cezasızlık kültürü”nün egemen
Bilimsel Makaleler
“Siyasal Suç Üzerine Bir İnceleme” (İstanbul Üniversitesi Hukuk Fakültesi Mecmuası), 2000.
Siyasal suç kavramının içeriği, öğretide eskiden beri süregelen tartışmalara konu olmuş ancak siyasal suçun tam olarak neyi ifade ettiği konusunda
“İnternet’in Ortaya Çıkardığı Hukukî Sorunlara Bir Ceza Hukuku Yaklaşımı” (Milletlerarası Hukuk ve Milletlerarası Özel Hukuk Bülteni, Prof. Dr. Yılmaz Altuğ’a Armağan), 2001.
İnternet, olağanüstü bir iletişim aracı olarak insanlığa sayısız olanak sağlamakla birlikte, bir dizi hukuki sorunu da beraberinde getirmiştir. İnternet’le birlikte
“New Perspectives on Computer Forensics”, (Milletlerarası Hukuk ve Milletlerarası Özel Hukuk Bülteni- Prof Dr. Gülören Tekinalp’e Armağan), 2003.
Çok yakın tarihte, dijitalleşme süreci ile kriminal aktivitiler arasında yakın bir ilişki olduğu keşfedilmiştir. Gerçekten de geleneksel veya yeni suçların
“İnternet Gazeteciliğinin İletişim Ceza Hukuku Yönünden Ortaya Çıkardığı Bazı Hukuksal Sorunların Değerlendirilmesi” (Prof. Dr. Hüseyin Hatemi’ye Armağan), 2009.
İnternet gazeteciliği yeni ve farklı bir gazetecilik türü olarak, elektronik yayıncılığın özgün bir boyutunu ifade etmektedir. Türk hukukunda internet yayıncılığı
“Ağırlaştırılmış Müebbet Hapis Cezalarının İnfazı Rejimi Yönünden “Tecrit” İddialarının Değerlendirilmesi” (Kazancı Hakemli Hukuk Dergisi), 2010.
Ağırlaştırılmış müebbet hapis cezasının Türkiye’nin gündemine gelmesi, ölüm cezasının kaldırılmasına ilişkin yaşanan süreç ile yakından ilişkilidir, zira ağırlaştırılmış müebbet hapis
“Türk Hukukunda Doğal Afetlerden Kaynaklanan Ceza Sorumluluğu Üzerine Notlar” (Prof. Dr. Köksal Bayraktar’a Armağan, Galatasaray Üniversitesi Hukuk Fakültesi Dergisi), 2010.
Doğal afetler, meydana gelmelerinin ardından pek çok kez binlerce insanı yaşamdan kopartmakta, yaralanmalarına sebep olmakta ya da malvarlıkları üzerinde ciddi
“Gümrük İşlemlerine Tabi Tutmadan Ülkeye Eşya Sokma Suçu Üzerine Bir İnceleme”, Türkiye Barolar Birliği Dergisi, Sa.: 121, Kasım-Aralık, 2015.
Devletin, dış ticaret ve iç pazarda uygulamaya çalıştığı ekonomi politikalarını korumaya yönelik geliştirdiği suç siyasetinin önemli araçlarından biri de kuşkusuz
“Sporda Şiddete Neden Olabilecek Açıklamalarda Bulunma Kabahati Üzerine Bir İnceleme (6222 S. K. M. 22)”, Türkiye Adalet Akademisi Dergisi, Nisan, 2016.
Sporda şiddeti teşvik edecek şekilde açıklamalarda bulunma kabahati, 2011 tarihinde yürürlüğe giren 6222 sayılı Sporda Şiddet ve Düzensizliğin Önlenmesine Dair
“Yargıtay Kararları Işığında 3628 Sayılı Mal Bildiriminde Bulunulması, Rüşvet ve Yolsuzluklarla Mücadele Kanunu’nda Düzenlenen Suç Tipleri”, Marmara Üniversitesi Hukuk Fakültesi Hukuk Araştırmaları Dergisi, Cilt: 23, Sa: 3, 2017.
Tarihin en eski çağlarından günümüze kadar yolsuzluk sorunu, demokratik rejimleri tehdit eden, gelir dağılımını bozan hatta ekonomik düzeni kökünden sarsan
“Bilgisayarlarda, Bilgisayar Programlarında ve Kütüklerinde Arama, Kopyalama ve Elkoyma Tedbiri Üzerine Bir İnceleme”, Yeditepe Üniversitesi Hukuk Fakültesi Dergisi, Cilt:14, Sa.: 2, 2017.
Gelişen teknoloji ile birlikte bilgisayar kullanımının hızla artması ve hayatımızın her alanına dâhil olması, toplumsal düzeni korumaya yönelik adımlar atmakla
“Uyuşmazlık Mahkemesi Kararları Işığında İdari Yargının Görev Alanının Belirlenmesine İlişkin Bir İnceleme”, Türkiye Barolar Birliği Dergisi, Sa.: 144, 2019.
Anayasamızda idarenin sorumluluğu açıkça hüküm altına alınmış olmasına rağmen, söz konusu denetimin nasıl yapılacağı veya ayrı bir yargı düzenine tabi
“Yalan Tanıklık Suçu (TCK m. 272)”, Yeditepe Üniversitesi Hukuk Fakültesi Dergisi, C.XVII 2020/Özel Sayı.
Hâkimin/mahkemenin kararının oluşmasına etki eden delillerin başında tanığın beyanı gelmektedir. Maddi gerçeğin ortaya çıkarılması noktasında başvurulan tanık beyanının doğru olması
“Tefecilik Suçunda Ödünç Para Alan Kişinin Hukuki Konumu: Pasif Fail”, Hukuk ve Adalet Eleştirel Hukuk Dergisi Yıl : 2023 Cilt : 15 Sayı : 34
5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun 241. maddesinin 1. fıkrasında “Kazanç elde etmek amacıyla başkasına ödünç para veren kişi, iki yıldan
“Sahte Belge Düzenleme ve Sahte Belge Kullanma Suçları Bakımından Takvim Yılı Sorunsalına İlişkin Kısa Bir Değerlendirme”, Prof. Dr. Saim Üstündağ’a Armağan, 2021.
213 sayılı Vergi Usul Kanunu’nun “kaçakçılık suçları ve cezaları” başlıklı 359. maddesinde hüküm altına alınan sahte belge düzenleme ve sahte
“Kişilerin Huzur ve Sükununu Bozma Suçu Bakımından Gerçek İçtima ve Fikri İçtima Kurallarının Değerlendirilmesi”, TBB Dergisi 2021 (157).
5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun 123. maddesinde hüküm altına alınan kişilerin huzur ve sükununu bozma suçu, doktrinde ve yargı kararlarında